Koleksiyonerliğin bir tür tuhaflık olduğu muhakkak. Kafamızda ortak paydada buluşturduğumuz türlü şeyi biriktirmenin ayrı bir hazzı var.
Bir okurun -anlasın anlamasın- dünyada basılan ‘Küçük Prens'leri toplamasının başka bir açıklaması olamaz herhalde. Ya da başka birinin kütüphanesindeki bütün kitapların yazarından imzalı olmasının… Murat Gültekin de bu hazzı tuhaf kitaplar biriktirerek alanlardan. ‘Nasıl tuhaf?' diyecek olursanız, bazen tek basılmış bazen kimsenin ilgisini çekmeyecek bir konudan bahseden, çoğunlukla bitpazarlarında rastlayabileceğiniz kitaplardan bahsediyoruz. Koleksiyoner Gültekin'in arşivi arasından 100 tanesini ise onu yakından tanıyan, kitapların bazılarının toplanma hikâyesine şahitlik eden Ahmet Büke kitaplaştırmış. Öykü yazarı olarak tanıdığımız Büke, Ağaçkakan Yayınları'nın hazır bilgi serisinden olan ‘100 Tuhaf Kitap'ta, varlığından neredeyse kimsenin haberi olmadığı ilginç kitapları anlatıyor.
Yazar Büke, üniversiteden beri tuhaf kitapları toplayan arkadaşı Gültekin'in koleksiyonun parçalarını ayıklarken epey zorlanmış. Zira bazılarının erişim sürecini birlikte yaşamışlar. Bitpazarları, eski kitapçılar, kapıya gelen lancacıların bir miktar sakal karşılığı bıraktıkları kitaplar… Sonunda en sıra dışı olanları seçmeye çalışarak kitabı ‘tuhaf ilişkiler, tuhaf bilgiler ve tuhaf edebiyat' adlarıyla üç ana başlık altında hazırlayan Büke'nin, “Deliliklerinde bir özgünlük var bu kitapların.” dediği eserler arasında neler yok ki…
Çocukluğumuzda bizi çok ağlatan Kemalettin Tuğcu'nun ‘Dişi Kuş-Kocanızı Nasıl Muhafaza Edebilirsiniz?' adlı kadınlara ders veren kitabını mı ararsınız, Topçu Kıdemli Yüzbaşı rütbesi ile askerî; görevini sürdürürken radyo programları da yapan Mustafa Kepir'in ‘Kore Kahramanlarına Radyodan Seslenişler'ini mi? “Ev hanımlarının en emniyetli dostu, lezzetli yemeğin garantisi, zamandan, gazdan tasarrufun tek şartı” ‘Düdüklü Nur Tencereleri'ni tanıtmak için hazırlanan broşürde veya Tarım Bakanlığı Ziraat İşleri Genel Müdürlüğü'nün bastığı, en kolay ve doğru şekilde yamamayı anlatan ‘Pantolon Yaması' kitabındaki ‘tuhaf' bilgileri okurken yüzünüzde oluşan tebessümü durdurmakta zorlanabilirsiniz.
Güzel Bayan; size mektup yazmayı…
Kitabın ilk bölümü tuhaf ilişkiler başlığına ayrılmış. Girişte bahsettiğimiz gibi Kemalettin Tuğcu'nun kadınlara tavsiyelerini ya da ‘Şekispir'den veya ‘Viktor Hügo'dan en güzel aşk cümleleri de mevcut. Bizim en çok ilgimizi çekense Nihat Özcan'ın derlediği ‘Yeni En Güzel Aşk Mektupları'. Kitap türlü kategorilerde aşk mektupları örneklerini içeriyor. Büke'nin kitaptan alıntıladığı ‘Kocalı bir kadın' başlığındaki mektubun başından ve sonundan bir kuple şöyle: “Güzel Bayan; Hayli oluyor. Size mektup yazmayı ve bu uzaktan alâkamı daha açık bir surette izah etmeyi kararlaştırmıştım…
… Cevabınızın en yakın bir günde olmasını ve beni bekletmemenizi rica ederek sonsuz saygılarımı ve sevgimi sunarım bayan.”
Cumhuriyet çocuğu için ‘yükümsel bir yurt ödevi'
Tuhaf bilgiler bölümündeki kitaplar için her birinin başına ‘meraklısına' yazsak yeridir. İlginç olan sadece bilgiler değil, yazarların öyle ifadeleri var ki, bu bilgilerin önüne geçiyor. Örneğin yazan A. Kemâl Atilâ'nın ‘Çay Tarımı ve Tekniği' kitabının başından birkaç cümle: “Cumhuriyet devrinde büyük işlere küçük bir ek; yükümsel bir yurt ödevi; Cumhuriyet çocuğu, oku ve aşılan; Çalışkanlığın ve yeni işin kutlu olsun.” Eserin basım tarihinin 1938 olduğunu söyleyince bu üslup herhalde biraz anlam kazanabilir. Bunun gibi Türkiye ve Cihan Muzculuğu'nu okuyarak kitabın yazıldığı 1944 tarihinde onun memleketimiz için nasıl yeni ve heyecan verici bir meyve olduğunu anlayabilirsiniz. Sadece bu kadar mı? Çocuklar için tuhaf bir kitabı da eklemiş seçkiye Ahmet Büke: ‘Okuma Bayramı'. Bir yazma ve okuma alıştırma kitabı olarak hazırlanan kitabın çocuklara uygun gördüğü bir yazı alıştırmasına bakın:
“Canım kuzum
Ne hoş boyun
Olacaksın
Bir koç koyun
Sonra seni
Üzeceğiz
Boğazlayıp
Yüzeceğiz”