PWA Windsurf Dünya Kupası'nın Alaçatı ayağı, bu yıl da çok çekişmeli geçti. 95 sporcunun katıldığı turnuvada erkeklerde Pierre Mortefon, kadınlarda Sarah-Ouita Offringa şampiyon oldu. Rüzgar bağımlıları, 2016 Dünya Kupası'nda kapışmak üzere ayrıldı beldeden.
Masalları çağrıştıran bir atmosfere sahip Alaçatı. Begonvillerle süslü taş evleri, asma bahçeleri, yel değirmenleri, huzura davet eden iklimi ve sizi bir an yalnız bırakmayan rüzgârıyla kalbinizi çalan Çeşme'nin bu şirin beldesi, son yıllarda bu tatlı dokusunun yanı sıra rüzgâr sörfüyle de anılır oldu. Şüphesiz bu şöhrette Pegasus Hava Yolları'nın ana sponsorluğunu üstlendiği Profesyonel Rüzgar Sörfü Birliği (PWA) Windsurf Dünya Kupası'nın etkisi büyük. Türkiye'de ilk kez Windsurf Ligi'nin kurulmasına önayak olan ve lige ismini veren Pegasus, 9 yıldır verdiği destekle rüzgâr sörfünün gelişmesine ve daha geniş kitlelerce tanınmasına katkı sağlıyor. Öyle ki Türkiye Yelken Federasyonu'na kayıtlı sporcuların sayısı son 5 yılda yüzde elli oranında arttı ve Türkiye'de sörf sporu yapanların sayısı 15 bini aştı. Bu yıl yapılan Dünya Kupası'na da 33 ülkeden 64'ü erkek, 31'i kadın toplam 95 sporcu katıldı. Bir hayli çekişmeli geçen turnuvada erkeklerde Pierre Mortefon, kadınlarda Sarah-Ouita Offringa şampiyon oldu, 11'i kadın olmak üzere 24 Türk sporcu da turnuvadaki yerini aldı. Dereceye giren sporcular 55 bin Euro'luk ödülü paylaştı.
Çağla Kubat adını ilk 3'e yazdırdı
Çağla Kubat, Türkiye'de sörf denilince akla gelen ilk isimlerden. Nitekim sörf kariyerine her yıl yeni şampiyonluklar ekliyor. 2015 PWA Windsurf Dünya Kupası Türkiye ayağını 3.'lükle tamamlayan Çağla Kubat, bayanlar kategorisinde rekor bir katılım (31) olduğunu söylüyor. Geçen yıl annelik heyecanını yaşayan Kubat, kızından aldığı enerjinin spora yansıdığını ve işine keyif kattığını düşünüyor. Kubat, yarışlara verdiği 1 yıllık aradan sonra kendisine inananların desteğiyle adını ilk 3'e yazdırdığını, bu başarıdan çok mutlu olduğunu ekliyor.
Windsurf sporuna olan ilginin her geçen yıl arttığını anlatan Çağla Kubat, adını taşıyan akademide de eğitimler veriyor. İstanbul, Ankara gibi illerin yanı sıra Samsun'dan, Antalya'dan öğrenci aldıklarını kaydeden Kubat'ın yetiştirdiği genç sporcular şampiyonalarda üstün başarı gösteriyor. Kubat, öğrencilerini dünya turnuvalarına götürüyor.
Tek rakibi ikizi
18 yaşındaki Berk ve Kaan Kayın kardeşler, şampiyonadaki en genç ikili ve birbirlerinin en güçlü rakibi. Rüzgâra bağımlı olduklarını söyleyen gençler, “Tek rakibim ikizim.” deyip gülüyor. Nitekim geçen yıl Türkiye 1.'liğini Berk, 2.'liğini Kaan almış. Bu yılki şampiyona da çok çekişmeli ama bir o kadar keyifli geçmiş. 5 senedir sörf yapan ikizlerin ailesinde de sporcular var. Dedeleri ve amcaları da yelken sporuyla ilgilenmiş, hatta uluslararası yarışlara katılmış. Anlayacağınız spor tutkusu genetik. Lise 4'e geçen ikizler, sörf bursu alabilirlerse üniversiteyi Fransa'da okumak istiyor ve mimarlık-mühendislik fakültelerine gitmeyi planlıyor. İkiliye göre sörfte dünya şampiyonu olsanız da hayatı idame ettirmek mümkün değil. Maliyetli bir spor ve Türkiye'de bu spora gereken destek tam anlamıyla verilemiyor.
Sörf bursuyla Hawaii'de okuyor
2013'te Dünya Gençler şampiyonu, 2014'te de Dünya Gençler 2.liği'ni alan, iki defa da Gençler Türkiye şampiyonu olan Poyraz Akay, bu yılki Dünya Şampiyonası'nı Türkiye 3.sü olarak tamamladı. Sörf kariyeri derecelerle dolu olan 19 yaşındaki Akay, üniversiteyi Hawaii'de sörf bursuyla okuyor. Annesinin teşvikiyle 10 yaşında sörfe başlayan Akay, çocukluğunu Hawaii'de sörf yapabilmenin hayaliyle geçirdiğini anlatıyor. Zira orada hava hep 26-27 derece ve dört mevsim antrenman yapmak mümkün. Seneye bölüm tercihinde bulunacağını dile getiren Akay, mühendislik okumak istiyor. Sadece rüzgar sörfüyle bir hayat kurulabileceğine inanmıyor. “Sörf eşittir hayat benim için.” diyen Poyraz Akay, en ufak bir sakatlıkta kariyerinin bitme ihtimalinden endişe ettiği için bir başka mesleği garantilemek istiyor.
RÜZGÂRIN KIZI FULYA ÜNLÜ
19 yaşında olmasına rağmen 21 yaş kategorisinde iki yıl üst üste dünya şampiyonu olan Fulya Ünlü, bu yılki dünya kupasında 5. oldu. Kendisi kürsüye çıkamasa da antrenörü olan milli sörfçü Çağla Kubat 3. olduğu için pek mutlu. 13 yaşında babasının teşvikiyle başladığı sörf, onun için tam bir tutku. “Sörf hayattır.” derken ve Çağla ablasından bahsederken gözleri parlıyor. Çağla Kubat'la beraber çalıştığını, birbirlerini seviye olarak yükselttiklerini anlatan Fulya Ünlü, yarışlarda başına gelen olaylardan örnek veriyor: “Çağla'yla rakibiz ama yarışlar esnasında bile paylaşımlarımız sürüyor. Kore'de yarışlar sırasında direğim kırıldı, kendi direğini bana verdi. Yine başka bir yarışta finim kırıldı. Hiç düşünmeden benimle finini paylaştı. Bunlar önemli ve kıymetli detaylar.”
Yaşar Üniversitesi Uluslararası Lojistik Yönetimi Bölümü öğrencisi Fulya Ünlü, bu okulda sörf bursuyla okuyor ve sörf yapabilmek için üniversite tercihini İzmir'den yana kullandığını söylüyor. Ne de olsa Alaçatı rüzgâr cenneti. O da yaz kış demeden sörf yapıyor. 6 yıllık bir yarış kariyerinde başarılara imza atan Ünlü'nün hedefi sörfte bir numara olmak.