Quantcast
Channel: ZAMAN-PAZAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Faşist iktidarları anlama kılavuzu

$
0
0

Son zamanlarda faşizm tartışmalarına daha sık şahit oluyoruz. Faşizmle ilgili söyleyecek sözü olan akademisyenlerin çeşitli makalelerinden derlenerek hazırlanmış ‘Karşılaştırmalı Faşizm Çalışmaları’, bu konuya bilimsel zeminde yeni bir soluk getiriyor.

“Biz doğadaki aktif bütün güçleri kontrol eden bir devletiz. Siyasal güçleri, ahlakî; güçleri, ekonomik güçleri kontrol etmekteyiz.” ve “Her şey devletin içindedir, devlete rağmen hiçbir şey yoktur, devlet dışında hiçbir şey.” demiş Mussolini. Faşizm denince adı Hitler ile beraber ilk akla gelenlerden İtalyan liderin bu sözleri, faşizmin devlet anlayışını ortaya koyuyor ve kulağımıza oldukça tanıdık geliyor. Totaliterliği, diktatörlüğü, faşizmi sıkça tartıştığımız bugünlerde İletişim Yayınları’ndan ‘Karşılaştırmalı Faşizm Çalışmaları’ adlı bir kitap çıktı. Çeşitli akademisyenlerin makalelerinden derlenerek hazırlanmış bu eser, Türkiye’nin içinde bulunduğu hali daha sağlıklı okuyabilmek adına da oldukça sağlam referanslara sahip.

Constantin Iordachi’nin derlediği kitapta faşizmin geniş tanımından tarihsel sürecine, dünya üzerindeki özgün örneklerden bu örneklerin karşılaştırılmasına kadar tartışıldığını görüyoruz. Tabii bunları okurken yine faşizmin kitleler üzerindeki olağanüstü cazibesi, fanatizmi ve günümüz siyasî; olaylar üzerindeki etkisini de gözlemleyebiliyoruz. Üç ana bölümden oluşan kitabın makaleleri ‘Kapsayıcı Faşizmi Tanımlamak’, ‘Tarihsel Faşizm’ ve ‘Bir Totaliteryanizm ve Siyasal Din Biçimi Olarak Faşizm’ başlıkları altında sıralanmış. İlk bölümde faşizmin geniş tanımları ve teorileriyle karşılaşıyoruz. Ardından faşist yönetimlerin karşılaştırmasını izleyeceğimiz ikinci bölümden sonra da siyasetin bir din gibi kutsallaştırılmasını inceleyen makaleleri okuyoruz.

Faşizmin beş aşaması

Faşizmin tarihini somut örnekler üzerinden anlatan makaleler arasında en dikkat çekenlerden biri, Robert O. Paxton’ın kaleme aldığı ‘Faşizmin Beş Aşaması’. Bir hayli aşina olduğumuz bu aşamaları şöyle sıralıyor Paxton:

1- Kuruluş aşaması

2- Siyasal parti olarak siyasal sisteme kök salma aşaması

3- İktidara geliş aşaması

4- İktidar aşaması

5- Uzun vadedeki ‘radikalleşme’ ya da ‘entropi’ (düzensizlik) aşaması.

Paxton’a göre iktidara gelen faşist liderlerle parti, hakimler ve komiserler gibi düzenli devlet memurları ve geleneksel seçkinler (din adamları, ordu, önde gelen işadamları gibi) arasında bir egemenlik savaşı bulunuyor. Faşist iktidarın çok bilindik ateşli aktivizmini de bunlar arasındaki gerilim sağlıyor. Aşırı radikalleşmenin ise bütün faşizmlerin içinde gizli bir şekilde bulunduğunu söyleyen Paxton, bunun ancak savaş şartlarında tam anlamıyla olgunlaşacağı görüşünde.

Faşizmi harekete geçiren duygular

Faşizmin aşamalarının gerçekleşmesi için bir itici güç olması gerektiği muhakkak. Paxton, bu gücün düşünceler değil duygular olduğunu söylüyor. Bizim gibi hassas ve duygusal bir toplum için oldukça enteresan benzerlikler içeren, faşizmlerdeki seferber edici duygulardan bazıları şunlar: Kişinin yükümlülüklerinin gerek evrensel gerek bireysel bütün hakların üzerinde bulunduğunu savunan grubun önceliği düşüncesi.

Kişinin mağdur bir gruba mensup olduğu inancı ki bu duygu, grubun içteki ya da dıştaki düşmanlarına karşı girişilecek bütün eylemleri haklılaştırmaktaydı.

Toplumun birliği ve saflığının mümkünse ortak bir şuur, gerekliyse de dışlayıcı şiddetle güvence altına aldığı bir tür kardeşlik içinde bütünleşmesi.

Grubun heybetinin, bireyin kendine güvenini desteklediği güçlü bir kimlik ve aidiyet bilinci.

Doğal liderlerin (daima erkek) toplumun bütünü üzerinde otorite kurması. Bunun doruk noktası, grubun kaderinin kişisel taşıyıcısı olan milli bir başbuğdur.

Bir rejim nasıl totaliter olur?

Kitabın üçüncü bölümündeki açılış makalesini yazan Emilio Gentile, totaliteryanizmin tanımını, “İktidara geldikten sonra eski rejimi gerek yasal gerekse de yasa dışı yollardan yıkan ya da dönüştüren, asıl amacı toplumu fethetmek olan tek parti rejimine dayalı yeni bir devlet inşa eden, güç üzerinde tekel kurmayı amaçlayan bütünselci bir siyaset kavramına sahip devrimci bir hareketin gerçekleştiği siyasal egemenlik deneyi” şeklinde yapıyor. Parti başkanının kendi ‘karizmatik otorite’si sayesinde tümüyle hakim olduğu totaliter rejimin karakteristik özelliklerini ise şöyle sıralıyor Gentile:

Partinin, tarz ve zihniyet açısından mutlak disiplin ve sadakate dayanan bir ahlak kodu ve katı bir hiyerarşi vasıtasıyla askerileştirilmesi.

Gücün tek partide ve ‘karizmatik lider’de toplanması.

Toplumu fethetmek, kolektif endoktrinasyonu sağlamak ve antropolojik devrimi gerçekleştirmek amacıyla, her yaş grubundan erkek ve kadınlardan oluşan kitlelere kılcal damar gibi nüfuz eden bir örgütlenme biçimi.

Sivil olaylardaki geçici kalabalıkları siyasal tapınıma mensup liturjik (ayinsel) kitlelere dönüştürmek amacıyla ayinler ve festivallerin kullanılması ve toplumsal varlığın bütününü kapsayan hakiki bir inançlar, dogmalar ve buyruklar sistemi olarak açıkça ya da zımnen seküler bir din kurulması anlamına gelen siyasetin kutsallaştırılması.

Akademisyenlerin bilimsel yöntemlerle incelemeler yaptığı Karşılaştırmalı Faşizm Çalışmaları’nı bitirdiğinizde faşizmle ilgili genel bir kanıya sahip olabilirsiniz. Bu sayede herhangi bir iktidarın Hitler veya Mussolini’ye benzeyip benzemediğine, faşist ya da totaliter olup olmadığına, siyaseti kutsallaştırarak bir din haline getirip getirmediğine karar vermek ise oldukça kolay.


Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue