Ağrı Dağı’nın eteklerinde, Tanyolu köyünde, Balık gölü kıyısına kurulan salıncakta ayaklarını yerden kesen Nurcan’ın mütebessim çehresinin ardındaki dramı babası Mehmet Artan anlatıyor.Down sendromluymuş Nurcan. Dört kardeşler. Yoksulluklarını, çaresizliklerini ve unutulmuşluklarını Nurcan’ın saf yüreği, ışıldayan gözleri dağıtıyor sadece. O da aynı gölü paylaşan Birvan, Seyran ve Sedef gibi ilgiye muhtaç. “Bir şey söylesem yazar mısınız, ailemi çok seviyorum.” diyen Birvan ve diğerleri suya, karlı dağlara, gökyüzüne, yıldızlara çok yakınlar! İlgiye, şefkate ve bir yardım eline ise çok uzak!Doğu’yu doğu ve daha doğu diye ayıran Ağrı Dağı, yanında yöresinde binlerce öykü barındırıyor. Zirveye en yakın köy olan Ahura (Yenidoğan) ahalisi, arada sırada gelen birkaç maceracıya kendi hikâyelerinden çok geçmişin anılarını anlatıyor. Yankılanan ikindi ezanı sonrasında belki cemaate birkaç kişi daha eklenir temennisiyle kalabalık sesine gelen imam efendi, ağaçların gölgesinin sıradanlığından olsa gerek, köylerine birkaç sıra kamelya yapılsa her şeyin değişeceğine inanıyor. Gelenleri aldığı gibi tepenin ardındaki Ermeni mezarlığına götürüyor. Onlar da aynı adlı ilçedeki Karakoyun mezarları gibi düne dair hatıralar saklıyor kırık dökük halleriyle…Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA), davetiyle aynı coğrafyayı iki farklı mevsimde ziyaret etme imkânı sağladı. 12 fotoğrafçı Kars, Ağrı, Ardahan ve Iğdır’ı sınırlar boyunca görüntülediler. Ortasından geçen Aras Nehri’nin, ikiye böldüğü Digor ilçesinin Halıkışla köyünde çekilen sularına şahitlik ettiler. Kağızman’ın Çengilli köyünden kalenin içine kurulan Tunçkaya köyüne tarihin izini sürdüler. Sıla özlemine sağlık gerekçesi de bulan yöre insanının Tuz mağaralarında ellerinde fenerle gizemli yürüyüşlerine eşlik ettiler. Kış aylarında üzeri buzlarla kaplı Çıldır Gölü’ne gelene kadar güneyden kuzeye günün ilk ışıklarından gece karanlığına müstesna bir yolculuk yaptılar. Kadim şehir Ani’nin çiçek açmış anlarına şahitlik ettiler. Aşırı politik Doğubeyazıt ve Ağrı’dan renkli ve hayat dolu Iğdır’a kadar Ağrı Dağı iki tarafıyla da ‘buradayım’ diyor. Binlerce yıldır olduğu gibi...
Ağrı Dağı’nın eteklerinde, Tanyolu köyünde, Balık gölü kıyısına kurulan salıncakta ayaklarını yerden kesen Nurcan’ın mütebessim çehresinin ardındaki dramı babası Mehmet Artan anlatıyor.Down sendromluymuş Nurcan. Dört kardeşler. Yoksulluklarını, çaresizliklerini ve unutulmuşluklarını Nurcan’ın saf yüreği, ışıldayan gözleri dağıtıyor sadece. O da aynı gölü paylaşan Birvan, Seyran ve Sedef gibi ilgiye muhtaç. “Bir şey söylesem yazar mısınız, ailemi çok seviyorum.” diyen Birvan ve diğerleri suya, karlı dağlara, gökyüzüne, yıldızlara çok yakınlar! İlgiye, şefkate ve bir yardım eline ise çok uzak!Doğu’yu doğu ve daha doğu diye ayıran Ağrı Dağı, yanında yöresinde binlerce öykü barındırıyor. Zirveye en yakın köy olan Ahura (Yenidoğan) ahalisi, arada sırada gelen birkaç maceracıya kendi hikâyelerinden çok geçmişin anılarını anlatıyor. Yankılanan ikindi ezanı sonrasında belki cemaate birkaç kişi daha eklenir temennisiyle kalabalık sesine gelen imam efendi, ağaçların gölgesinin sıradanlığından olsa gerek, köylerine birkaç sıra kamelya yapılsa her şeyin değişeceğine inanıyor. Gelenleri aldığı gibi tepenin ardındaki Ermeni mezarlığına götürüyor. Onlar da aynı adlı ilçedeki Karakoyun mezarları gibi düne dair hatıralar saklıyor kırık dökük halleriyle…Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA), davetiyle aynı coğrafyayı iki farklı mevsimde ziyaret etme imkânı sağladı. 12 fotoğrafçı Kars, Ağrı, Ardahan ve Iğdır’ı sınırlar boyunca görüntülediler. Ortasından geçen Aras Nehri’nin, ikiye böldüğü Digor ilçesinin Halıkışla köyünde çekilen sularına şahitlik ettiler. Kağızman’ın Çengilli köyünden kalenin içine kurulan Tunçkaya köyüne tarihin izini sürdüler. Sıla özlemine sağlık gerekçesi de bulan yöre insanının Tuz mağaralarında ellerinde fenerle gizemli yürüyüşlerine eşlik ettiler. Kış aylarında üzeri buzlarla kaplı Çıldır Gölü’ne gelene kadar güneyden kuzeye günün ilk ışıklarından gece karanlığına müstesna bir yolculuk yaptılar. Kadim şehir Ani’nin çiçek açmış anlarına şahitlik ettiler. Aşırı politik Doğubeyazıt ve Ağrı’dan renkli ve hayat dolu Iğdır’a kadar Ağrı Dağı iki tarafıyla da ‘buradayım’ diyor. Binlerce yıldır olduğu gibi...