Manfred Stader, sokaklara üç boyutlu resimler yapıyor. Dünyanın sayılı ‘usta sokak ressam’larından biri olan Stader, geçen hafta Türkiye’deydi.İnsanların fotoğraf çektirmek için sıraya girdikleri sokak resimlerinin sahibi Manfred Stader’e özgeçmişini sorduğunuzda bir zamanlar sanat okuduğunu hızla söyleyip “Sonra, hep sokakları boyadım.” diyor. Sokaklardaki eserlerinde 3 boyut tekniğini kullanan Stader, bu teknikte matematiksel hesaplarının önemini dile getiriyor. Eserlerini uzun uzun inceleyenlerin nasıl yapıldığını bir türlü anlamamaları Stader’in ününe ün katıyor. İnsanları en çok çeken de zaten bu çözemedikleri göz yanılması. 3 boyutlu bu tekniği ilk kez 80’li yıllarda kullanan usta sokak ressamının bir eserini yapma süresi 3 ila 7 gün arasında değişiyor. Stader, “Ömrümü sanatla geçirdim, bunu hiçbir şeye değişmem.” diyor. Ülker’in Saklıköy ürününün tanıtımı için Türkiye’ye gelen Stader’le görüşme imkanı bulduk. Yapımında 6 ana renk ve 36 tonda 25 litrelik akrilik boya kullanan ve 100 metrekare boyutundaki dev Saklıköy eseri için toplam 62 saat çalıştı. Eğer siz de bu gizemli eserle fotoğraf çektirmek istiyorsanız Zorlu Center AVM’ye gidebilirsiniz.Böyle bir teknikte resim yapmaya nasıl başladınız?Eskiden 2 boyutlu resimler yapıyordum. Bir süre sonra bunun çok sıkıcı olduğunu gördüm. Çünkü resmin önünde durduğunuz zaman resim deforme olmuş gibi duruyor. Ondan sonra bu hoş olmayan durumdan nasıl kurtulurum diye düşündüm, 3 boyutlu resim yapma fikrine vardım. Sonunda deforme olmuş resimler görmek istemiyorum.Peki, sokaklara sıradışı resimler yapmaya başlamanız nasıl oldu? Çalışma yapacağınız yeri ve konuyu neye göre belirliyorsunuz?Konu ise gittiğim yere bağlı. Ama yaptığım birçok resme, gittiğim yerde ve bulunduğum ortama göre karar veriyorum. Daha çok tabiat ile ilgili resimler seviyorum. Bu arada artık sadece sokakları boyamıyorum. Genelde bir şeyi çizmeye davet ediliyorum, mesela haftaya Cannes’a gideceğim. Sonra Avusturya’ya gideceğim. Orada yerde özel bir boyama çalışma yapacağım fakat bunun birkaç yıl ömrünün olmasını istediler. Hatta mümkünse sonsuza kadar kalmasını. O nedenle özel akrilik boyalar ve özel bir teknik kullanacağım.Sizi en çok zorlayan çalışmanız hangisiydi ve hangi çalışmanızı sevdiniz?Saklıköy, en renkli çalışmam diyebilirim. En zor olan hangisi bilmiyorum ama içinde insanların olduğu resimler genelde daha zor. Manzara resimleri daha kolay, en çok zevk aldığım resimler ise hep şu anda üzerinde çalıştıklarım gibiler oluyor. En çok aktüel resim bana keyif veriyor.Bu resimlerin bir ömrü var mı?Akrilik boyaları ile yaptıklarımın ebedi ömrü var ama sokak boyaları tebeşir ile yapıldıysa ömrü çok uzun olmaz, en fazla bir sonraki yağmura kadar dayanır. Eğer yağmur yağmazsa, belki bir iki haftaya kadar uzar. Diğer ressamlar gibi sizde kalıcı bir eser bırakmak istemez misiniz?Birçok eserde benim için sonuç eserin fotoğraf karesi. O yüzden sonsuza kadar kalıyor zaten. Kalıcılığı sağlamak için vinly üzerine akrilik çalışmalara geçtim. Bu yöntemi de ilk kez başlatan benim.Bugüne kadar hangi ülkelerde çalışmalarınız oldu?Hemen hemen dünyanın her yerine gittim. Bir tek Avustralya’ya gitmedim, oraya da gitmek isterim bir gün. Dubai’den hep teklif geliyor ama oraya da gidemedim henüz. Ama Ortadoğu’ya gittim, Katar’a gittim. Toplamda yüzlerce resmim vardır. Çünkü bir yılda 20 ila 30 arası resim yapıyorum.
Manfred Stader, sokaklara üç boyutlu resimler yapıyor. Dünyanın sayılı ‘usta sokak ressam’larından biri olan Stader, geçen hafta Türkiye’deydi.İnsanların fotoğraf çektirmek için sıraya girdikleri sokak resimlerinin sahibi Manfred Stader’e özgeçmişini sorduğunuzda bir zamanlar sanat okuduğunu hızla söyleyip “Sonra, hep sokakları boyadım.” diyor. Sokaklardaki eserlerinde 3 boyut tekniğini kullanan Stader, bu teknikte matematiksel hesaplarının önemini dile getiriyor. Eserlerini uzun uzun inceleyenlerin nasıl yapıldığını bir türlü anlamamaları Stader’in ününe ün katıyor. İnsanları en çok çeken de zaten bu çözemedikleri göz yanılması. 3 boyutlu bu tekniği ilk kez 80’li yıllarda kullanan usta sokak ressamının bir eserini yapma süresi 3 ila 7 gün arasında değişiyor. Stader, “Ömrümü sanatla geçirdim, bunu hiçbir şeye değişmem.” diyor. Ülker’in Saklıköy ürününün tanıtımı için Türkiye’ye gelen Stader’le görüşme imkanı bulduk. Yapımında 6 ana renk ve 36 tonda 25 litrelik akrilik boya kullanan ve 100 metrekare boyutundaki dev Saklıköy eseri için toplam 62 saat çalıştı. Eğer siz de bu gizemli eserle fotoğraf çektirmek istiyorsanız Zorlu Center AVM’ye gidebilirsiniz.Böyle bir teknikte resim yapmaya nasıl başladınız?Eskiden 2 boyutlu resimler yapıyordum. Bir süre sonra bunun çok sıkıcı olduğunu gördüm. Çünkü resmin önünde durduğunuz zaman resim deforme olmuş gibi duruyor. Ondan sonra bu hoş olmayan durumdan nasıl kurtulurum diye düşündüm, 3 boyutlu resim yapma fikrine vardım. Sonunda deforme olmuş resimler görmek istemiyorum.Peki, sokaklara sıradışı resimler yapmaya başlamanız nasıl oldu? Çalışma yapacağınız yeri ve konuyu neye göre belirliyorsunuz?Konu ise gittiğim yere bağlı. Ama yaptığım birçok resme, gittiğim yerde ve bulunduğum ortama göre karar veriyorum. Daha çok tabiat ile ilgili resimler seviyorum. Bu arada artık sadece sokakları boyamıyorum. Genelde bir şeyi çizmeye davet ediliyorum, mesela haftaya Cannes’a gideceğim. Sonra Avusturya’ya gideceğim. Orada yerde özel bir boyama çalışma yapacağım fakat bunun birkaç yıl ömrünün olmasını istediler. Hatta mümkünse sonsuza kadar kalmasını. O nedenle özel akrilik boyalar ve özel bir teknik kullanacağım.Sizi en çok zorlayan çalışmanız hangisiydi ve hangi çalışmanızı sevdiniz?Saklıköy, en renkli çalışmam diyebilirim. En zor olan hangisi bilmiyorum ama içinde insanların olduğu resimler genelde daha zor. Manzara resimleri daha kolay, en çok zevk aldığım resimler ise hep şu anda üzerinde çalıştıklarım gibiler oluyor. En çok aktüel resim bana keyif veriyor.Bu resimlerin bir ömrü var mı?Akrilik boyaları ile yaptıklarımın ebedi ömrü var ama sokak boyaları tebeşir ile yapıldıysa ömrü çok uzun olmaz, en fazla bir sonraki yağmura kadar dayanır. Eğer yağmur yağmazsa, belki bir iki haftaya kadar uzar. Diğer ressamlar gibi sizde kalıcı bir eser bırakmak istemez misiniz?Birçok eserde benim için sonuç eserin fotoğraf karesi. O yüzden sonsuza kadar kalıyor zaten. Kalıcılığı sağlamak için vinly üzerine akrilik çalışmalara geçtim. Bu yöntemi de ilk kez başlatan benim.Bugüne kadar hangi ülkelerde çalışmalarınız oldu?Hemen hemen dünyanın her yerine gittim. Bir tek Avustralya’ya gitmedim, oraya da gitmek isterim bir gün. Dubai’den hep teklif geliyor ama oraya da gidemedim henüz. Ama Ortadoğu’ya gittim, Katar’a gittim. Toplamda yüzlerce resmim vardır. Çünkü bir yılda 20 ila 30 arası resim yapıyorum.