Quantcast
Channel: ZAMAN-PAZAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Öğrencileri için takla bile atarlar!

$
0
0

Aktif Eğitim Sendikası'nın düzenlediği ‘Okula Can Veren Öğretmenler' yarışmasında dereceye giren eğitim emekçileri 24 Kasım'da ödüllerini aldı. Bize de onlarınn başarı hikâyelerini aktarmak kaldı.

Aktif Eğitim-Sen'in yarışmasında internet üzerinden yapılan oylama sonuçlarına göre dereceye giren Ahmet Naç ve İbrahim Taş öğretmenlerin hikâyesi aslında meslektaşlarına ders verir nitelikte. Zira ikisinin de tek cümlede özetlediği hissiyat şu minvalde: “Bu işte çok çalışan, sistemin dışına çıkıp yenilikçi projeler üreten öğretmenler takdir almaz, aksine daha fazla zorlukla karşılaşır. Ama öğrencinin yüzünde gördüğün mutululuk ve onun başarısı her şeyin önüne geçer.”

Oylama sonucunda birinci seçilen Ahmet Naç, İstanbul'da bir ilköğretim öğretmeni. Onu daha önce öğrencileriyle birlikte tasarladığı üç boyutlu sınıfıyla tanımıştık. Ancak Naç'ın tek projesi haberlere konu olan rengarenk sınıfı değil. İkinci sınıf öğrencileriyle birlikte kurduğu radyo, okuma-yazma alışkanlığı konusunda birinci sınıflarıyla uyguladığı başka bir proje ve daha bir sürü anma ve yıldönümü etkinliği...

Konu eğitim olduğunda ‘bu bir sistem sorunu' deyip işin içinden çıkanlar çoğunlukta. Biz de yeni şeyler yapmanın işine nasıl yansıdığını soruyoruz genç öğretmene, “Belki de velileriyle ve okul idaresiyle en çok sorun yaşayan öğretmenlerden biriyim. Çünkü veliye ne yapmaya çalıştığımı anlatmak zaman alıyor, korkuyor. Çoğu zaman benim yaptığım şeyin onun çocuğunun iyiliğine olduğunu anlayamıyor. Eleştiriler alıyorum ama ne olursa olsun sonuç beni mutlu ediyor.” diyor.

Birinci sınıftan itibaren eğitim verdiği çocuklarda onu en çok üzen şey ise ailelerin, çocuklarının birey olmalarına izin vermemesi. Ona göre çocuklar yedi yaşlarındayken anne-babalarına gereğinden fazla bağımlı olarak okula başlıyor. Henüz hiçbir sorumluluk alacak veya çözüm üretecek yeterlilikte olmadıkları için Ahmet hocanın onlara bunu öğretmesi biraz zaman alıyor. Onun öğrencileri, çantalarını akşam kendisi hazırlamalı, ihtiyacı olan kitabı, kırtasiye malzemesini kendisi bilmeli. Bunlar basit şeyler gibi gözükse de çocuğun birey olmasında hayati önem taşıyor. Naç, “Ailesine bağımlı bir çocuğa hayatını planlamalısın, ders çalışmalısın diye öğüt verdiğimizde, ben neden düşüneceğim ki benim yerime annem-babam düşünüyor, dediği için biz çok zorlanıyoruz.” diyor. Bu yüzden de işe anne eğitiminden başlıyor; çocuğun çantalarını taşımayı, yerleştirmeyi, ödevlerini çocuğun yerine kendilerinin not almasını yasaklıyor.

Bütün bu tabuları yıkarken ve yeni yeni projeler üretirken bazı ailelerin ve tabii ki çevredeki sabit zihniyetli insanların direnciyle karşılaşıyor. Ama onun için bu büyük bir sorun değil, öğrencilerinde gözlemlediği değişim ve başarı, Ahmet hocayı motive etmeye yetiyor: “Bu memlekette çok çalışırsanız size akıl verenler artar, daha çok engeller çıkar. Mükâfatı başka yerde aramak lazım. Öğrencilerde gördüğüm bana en büyük ödül. Harika şeyler yaşadım onlarla, bunları hiçbir şeye değişmem.”

39 bin öğrencisi olan öğretmen

Okula can veren öğretmenlerden biri de oylamada üçüncü seçilen matematik öğretmeni İbrahim Taş. Denizli'deki okulda 120 öğrenciye matematik öğreten Taş'ın aslında tam 39 bin öğrencisi var. Nasıl mı? Genç öğretmen, okuldaki mesailerinden arta kalan vakitlerde YouTube üzerinden canlı matematik dersi veriyor. Türkiye'nin dört bir yanından öğrencilerin dinlediği İbrahim öğretmen, tıpkı okulda olduğu gibi burada da çocukların matematik korkusuna karşı savaşıyor. Onlara bu dersi sevdirmek için canla başla çalışan, kendi deyimiyle sınıfta türlü hallere giren Taş, “Rasyonel sayıları öğretirken sayının nasıl takla atacağını kendim takla atarak gösterdim. Adım ‘takla atan hoca'ya bile çıktı.” diyor. Bilgisayarın diğer ucundaki tanımadığı çocuklardan gelen mesajların bu konudaki azmini daha da artırdığını anlatan Taş, şöyle devam ediyor: “Çocukların olumlu yorumları mutlu ediyor beni. Şırnak'tan çocuk yazıyor. Hocam, Allah razı olsun diyor, ben burada düzelttim derslerimi diyor. Belki sokakta görsek tanımayız birbirimizi. Bu, paradan daha önemli benim için.” Taş'ın öğrencileri arasında, “Hocam siz bu işi parayla yapın, zengin olursunuz.” diyen de var, “Keşke sizi daha erken tanısaydım, matematiğimi daha önce düzeltmiş olurdum diyen de.” Bu sözlerle azmi daha da artan Taş, Türkiye'nin her yanındaki öğrencilerinin taleplerini tek tek yerine getirmeye çalışıyor.


Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue