Quantcast
Channel: ZAMAN-PAZAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Olağanüstü bir günün öyküsü

$
0
0
Suriye’nin kuzeyindeki Kürt kenti Kobani, yaklaşık bir aydan beri Türkiye’nin gündeminde. Şehri elinde tutan PKK-PYD ile İŞİD arasında şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Şehrin düşme ihtimali artınca Türkiye aniden karıştı. Kobani’ye destek için sokaklara düşen gruplar, ülkeyi adeta savaş alanına çevirdi.Özellikle de Doğu ve Güneydoğu’yu… Son 20 yılın en şiddetli eylemlerine sahne olan Diyarbakır, bir daha hatırlamak istemediği olağanüstü hal günlerine adeta geri döndü. 1992 yılından beri ilk kez sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Okullar tatil edildi, eğitim öğretim durdu. Olaylar kontrolden çıkıp polis yetersiz kalınca askerî birlikler şehre indi.Tank ve zırhlı personel taşıyıcılarının palet sesleri, bölge halkı için dejavu gibiydi. “Ben bu sahneyi daha önce yaşadım” hissi herkesi kapladı. Güvenliğin sağlanacak olması iyiydi; ama köşe başlarında nöbet tutan askerleri görmek geçmişte yaşanan acıları tazeliyordu… Faili meçhullerin yaşandığı günleri hatırlamak acı veriyordu. 40’lı yaşlara merdiven dayayan bir Diyarbakırlı öğretim üyesi, yaşadığı dramı anlatırken gözyaşı döküyordu: “Çocukluk günlerimi hatırladım. Silah seslerini duyunca evin içinde yere uzanır beklerdik. O korkuyu hâlâ unutamadım. Şimdi çocuklarımın aynı durumu yaşaması beni derinden üzdü. Hayallerim yıkıldı.”Diyarbakır’da yaşanan olayların gündelik hayata etkisi çok büyük oldu. Kurban Bayramı’nın dördüncü günüydü... Eş dost ziyaretine giden yüzlerce kişi, misafirliğe gittiği evlerde mahsur kaldı. Gündüz gözüyle patlak veren olayları hesaplama imkanları yoktu. Hazırlıksız yakalanmışlardı. Şehirde sadece fırınlar açıktı. Ekmek almak isteyenler geçmişten bir fotoğraf karesi gibi kuyruğa girdi. Ancak hastalar, karnını doyurmak isteyenler kadar şanslı değildi. Önünde sıraya dizilecekleri bir eczane yoktu. İlaç bulmak ekmek almaktan çok daha zordu. Tanıdık bir eczacı bulmak hayli meşakkatli bir işti. Evde kalmaktan sıkılıp sokağa çıkmak isteyen çocuklara bunun mümkün olmadığını anlatmak ise her şeyden daha zordu. ‘Ama neden baba?’ sorusuna cevap vermek hiç bu kadar zor olmamıştı.Neyse ki uzun sürmedi. Kâh ihtilal günlerini, kâh 90’lı yılları andıran 24 saatlik kâbus, kötü bir rüya gibi geride kaldı. Ama geçmişin bütün kötülüklerini, zorluklarını, sıkıntılarını hatırlatarak… Merhum İstiklal şairi Mehmet Akif Ersoy’un, ‘Tarih tekerrür eder mi?’ sorusuna verdiği cevap hâlâ geçerliliğini koruyor anlaşılan: “Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi?”

Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue