Ülkemizde birçok yerde şiir festivali düzenleniyor. Peki bu festivaller şiire, edebiyata ve şairlere katkı sağlıyor mu? Halkın şiire olan ilgisini artırıyor mu? Şiirin geleceği adına ümit veriyor mu? Yeterince işlevsel mi? Eksikleri neler? Herkesin aklına gelen bu soruların cevaplarını bulmaya çalıştık.Neredeyse yüzde doksanı şiir yazan bir milletiz. Evet şiir yazmayı seviyoruz. Ama aynı oranda şiir okumayı sevdiğimiz söylenemez. En önemli şairlerimizin kitapları en fazla bin-iki bin basıyor. Önde gelen edebiyat dergilerinin satışı beş bini bulmuyor. Birkaç büyük ismi saymazsak, şair denince birkaç popüler şiir yorumcusunun adı akla geliyor. Şiir denince de çoğu zaman onların okudukları. Son yıllarda bu tablonun değişmesi adına birçok etkinlik düzenleniyor. Bu etkinliklerin başını ise şiir festivalleri çekiyor. Sayıları her geçen gün artıyor şiir festivallerinin. İllerde, ilçelerde Anadolu’nun dört bir yanında şiir festivalleri düzenleniyor. Her geçen gün yeni birinin adı çalınıyor kulaklarımıza. Festivallerden bir kısmı programı, katılımcıları ve takip edenleri ile dolu dolu geçiyor. Lakin bazıları için bunu söylemek mümkün değil. Birçoğu şairlerin ağırlandığı ve birkaç şiirini okuyup gittiği programlar olarak kalıyor. O yörenin halkının gerçek şiiri ve şairi tanıması adına bir işlevi olmuyor. Uzun süredir edebiyat dünyasında tartışılan bu konuyu masaya yatırdık. Ülkemizdeki festivaller şiire, edebiyata ve şairlere katkı sağlıyor mu? Halkın şiire olan ilgisini artırıyor mu? Şiirin geleceği adına ümit veriyor mu? Eksikleri neler? gibi soruların cevaplarını bulmaya çalıştık.gelecek adına ümit vermiyorŞair Gonca Özmen bazıları dışta olmak üzere, ülkemizdeki çoğu festival için olumlu şeyler söyleyebilmenin zor olduğunu belirtiyor. “Teoride, ideal olarak kuşkusuz iyi şeyler düşünülüp beklenerek girişilen etkinlikler bunlar.” diyen şair ama uygulamada gerek şiir ve katılan şairler adına, gerekse halk ve şiirin geleceği açılarından önemli bir katkı sağlayıp umut verdiklerini ileri sürmenin zor olduğunu söylüyor. Gonca Özmen şöyle devam ediyor: “İyi bir duyuru ve tanıtımın yapılamaması, ilginç bir içerik belirlenememesi, çağrılan şairler arasında dünya görüşü/ideolojik eğilimlerinden sanat anlayışlarına, yaş ve cinsiyetlerinden tanınırlıklarına dengeli bir dağılımın yapılamaması benzeri eksiklikler ilk aklıma gelenler. Kimileri sırf etkinlik yapmış olmak için yapılıyor izlenimi veriyor. İşte bu ‘dostlar festivalde görsün’ anlayışı ile düzenlenen festivaller; şiire de, şaire de, şiir okuruna da hiç iyi gelmiyor.” Daha çok şaire katkısı varŞair Mehmet Aycı da şiir festivallerinin şiire ve edebiyata bir katkı sağlayacağını düşünmüyor. Ama şaire “bazı” katkılarının olduğunu söylüyor: “Şair için belki en önemli katkısı, bir türlü tanışma fırsatı bulamadığınız, eserleri üzerinden tanıdığınız bir şair arkadaşınızla o festivalde yüz yüze gelmeniz, tanışmanız.” Birçok festivale katıldığını dile getiren Aycı, halkın kendi mahalli şairleriyle, manzumelerle daha çok ilgilendiğini gözlemlemiş. “Zaten her kentte şiirle ilgilenen bir avuç insan var. Onun için festival düzenlemeye gerek var mı, bilemedim.” diyor. Şiirin geleceğinin festivallerin belirlediği bir şey olmadığını, festivallerin de bu konuda ümit vermediğini, hatta zahmet verdiğini söylüyor. Niteliksiz olanı meşrulaştıran taraflarının olduğunu da belirtiyor.Şiir böyle böyle birikirTepebaşı Belediyesi’nin düzenlediği Eskişehir Şiir Buluşması’nın direktörü olan şair Haydar Ergülen, festivaller hakkında o kadar da olumsuz düşünmüyor. Bu festivalleri de şiir dergileri, şiir yıllıkları, antolojileri gibi düşünebileceğimizi söylüyor. Nasıl oralarda farklı şiir anlayışları ve dünya görüşlerinden şairleri bir arada okuyorsak, buralarda da onları görme, dinleme, konuşma imkanımız olduğunu. Öğrenciler, öğretmenler, akademisyenler yararlanıyor bundan en çok. Şiire ilgisi olan, kendi deyimleriyle ‘amatörce’ yazıp çizmekte olan şair adayları için de yararlı oluyor bence. Çeşitli ülkelerden 20 kadar şair geldiğini hatırlatan Ergülen, Türkiye’den de her dünya görüşünden, kuşaktan ve anlayıştan şairleri çağırdıklarını, hatırlatıyor ve ekliyor; “Eksikleri kuşkusuz vardır. Onlar giderildikçe de daha işlevsel olacağı kuşkusuz. Ben iyimser tabiatlı bir insanım. Şiir de böyle böyle birikir, bazen taşar, bazen içe çekilir, bazen odasından çıkmaz, bazen festivallerden eve girmediği olur.”geniş kesimlere Ulaşıyoruzİstanbulensis Şiir Festivali’nin koordinatörü şair Özcan Ünlü, iyi şiir festivallerinin edebiyat tarihine birer çentik attığını düşünüyor. Anadolu’nun birçok ilinde, ilçesinde düzenlenen ve eskiden eş-dost ağırlama biçiminde başlayan festivallerin son yıllarda daha kurumsal bir yapıya dönüşmesinin olumlu bir gelişme olduğunu söylüyor. Ünlü, “Festivaller şiir üretimine katkı sağlamaz; ancak şiirin ve şairin bilinirliğini geniş kesimlere duyurur, tanıtır. “Daha da önemlisi, şiir programlarının düzenlendiği bölgelerde az veya çok ayırt etmeksizin bir farkındalık sağlar, sağlıyor. Adı şiir festivali: Ortada şiir yok. Böyle düzinelerce etkinlik yapılıyor bu ülkede. İstisnası bir elin parmakları. Onlar da festival değil zaten, başka bir şey.”
↧