Quantcast
Channel: ZAMAN-PAZAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Zor bu işler

$
0
0
Tanıştıkları kimselere ilk başta mesleklerini söyleyemiyorlar, hatta kimse korkmasın diye ‘Hemşireyiz’ dedikleri de oluyor. Onlar kim mi? Kadın otopsi teknikerleri. Hemen söyleyelim, et yiyebiliyorlar.İsmini bile duyduğumuzda tüylerimizi diken diken eden otopsi, bazı insanların günlük hayatının bir parçası. Otopsi, cinayet, intihar ve kazalarda ölümün gerçek nedeninin araştırılması için yapılan zor bir uygulama. Bir erkek için bile oldukça ağır denilebilecek bu işlem, son yıllarda kadınlar tarafından da tercih ediliyor. Normalde kadınların yapabileceği meslekler listesinin en sonlarında yer alan bu branş, hem fıtraten hem de işin doğal yapısı itibarıyla kişileri zorluyor. Kokudan tutun da çalışma saatlerinin düzenli olmayışına kadar birçok durumla mücadele ediyorlar. Ancak en büyük sıkıntıyı yeni tanıştıkları birine mesleklerini söylerken yaşıyorlar. Bunun için kendisini hemşire diye tanıtan da var, görevini adli tıp çalışanı olarak geçiştiren de.Kadın otopsi çalışanları, yapılan işlemlerden erkek meslektaşlarından daha çok etkileniyor. “Otopsiyi tamamlayıp çıkıyorsunuz. Kapının önünde bekleyen insanlar sizin içeride otopsi yaptığınız kişinin belki eşi, çocuğu ya da kardeşi. Onları görünce içerideki ayrıntılar gözünüzün önüne geliyor ve çok üzülüyorsunuz.” diyor 21 yaşındaki Zeynep Demir. Fırat Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksek Okulu bünyesinde kurulan otopsi yardımcılığı bölümünü bitiren Demir, 40 kişilik sınıfta sadece dört kişinin mezun olabildiğini söylüyor. Özellikle kokudan dolayı büyük sıkıntı çekildiğini anlatıyor: “Asıl zorluğu mesleğimizi söyleyince yaşıyoruz. Nişanlım bile bu konuda konuşmamı istemiyor. Konu açıldığında da hemen kapattırıyor. Hastanede çekilmiş fotoğraflarıma bile bakmıyor.”‘Ölünün dili oluyoruz’20 yaşındaki Müzeyyen Alkaya ise bu bölümü kendini savunamayacak, anlatamayacak cesedin, adeta dili oldukları için seçtiğini söylüyor: “İntihar süsü verilmiş bir kişinin katilini buluyorsunuz. İlk başlarda çok zorlansam da bunları düşününce kendimi iyi hissediyorum.” Tepkiler nedeniyle ilk tanıştığı insanlara kendisini hemşire olarak tanıttığını dile getiriyor. Ona göre meslek şükür konusunda kendisine çok şey katıyor: “Aslında çok duygusal bir insanım ama dayanmaya çalışıyorum. Bazı vakalar çok etkiliyor. Sabah evden işe diye çıkan biri, trafik kazasında vefat etmişti. Biz otopsi yaparken sürekli telefonu çalıyordu. Ailesi bile öldüğünü bilmezken siz otopsi yapıyorsunuz. Bu durum insanın içini paramparça ediyor. O zaman Allah’ın size verdiklerine şükrediyorsunuz.”Otopsi sonrası bütün hemcinsleri gibi evlerine gittiklerinde yemek ya da temizlik yapan bu kadınlar daha birkaç saat önce yaşadıklarını unutmaya çalışıyor. Malatya’da iki yıldır otopsi teknikerliği yapan Şifaan Demir de, bu süre içinde 3 bine yakın vakayla ilgilenmiş. Üniversite tercihlerinde yazmasına rağmen bu bölümün çıkacağını hiç düşünmemiş. Kazandığını duyduğundaysa okula başlamak için çok tereddüt etmiş Annesi ‘başka bölüm mü yok, yapamazsın, kaldıramazsın’ demiş. Çevresinden birçok kişi de ‘hastalık kaparsın, zorlanırsın’ uyarısında bulunmuş. Ancak babası destek olup yapması konusunda onu teşvik edince otopsi yardımcılığı bölümüne başlamış. Mezun olur olmaz da işe başlayan Demir, acil yapılması gereken vakalarda gece yarısı görevinin başında oluyor. İlk zamanlar her ceset karşısında sarsıldığını ve görüntülerin günlerce aklından çıkmadığını söyleyen Demir, “Çok farklı bir duygu. Otopsi masasında yatan kişinin iki saat önce konuşan biri olduğunu düşününce kötü oluyorsunuz. İster istemez zamanla bu hassasiyetler körleşiyor ve siz de normal bakmaya başlıyorsunuz. Zira bu durumu başka türlü kaldırmanın imkânı yok.” diyor.Çevresindeki herkesin kendine et yiyip yiyemediğini sorduğunu anlatan otopsi teknikeri, hiçbir zorluk çekmeden et tüketebildiğini söylüyor. Fakat çalışma saatlerinin esnekliğinden şikayet ediyor Demir: “Otopside bulunmak çok zor bir iş. Kokuya dayanmanın yanı sıra güç isteyen bir meslek. Evli olsaydım sıkıntı olurdu bu durum herhalde. Gecesi gündüzü yok, ev düzeni yok... Açıkçası bu işi hemcinslerime önermem. Başka bir alternatifleri varsa kesinlikle onu değerlendirsinler.” diyor.Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tokdemir, sanılanın aksine bu alanda çok sayıda kadının çalıştığını söylüyor. Tokdemir, 2008 yılında Fırat Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksek Okulu bünyesinde kurulan otopsi yardımcılığı bölümüne başvuran öğrencilerin yüzde 80’inin kızlardan oluştuğunu vurguluyor. Otopsi teknisyenlerinin cesedin taşınmasından hekimin verdiği ölçüde vücudun açılıp kapanmasına kadar birçok noktada görev aldığını belirtiyor. Otopsiyi aynı anda birçok ameliyatın yapıldığı çok büyük bir operasyon olarak tanımlıyor: “Daha önce bu alanda eleman eksikliği olduğu için savcı şoföründen ya da hademeden yardım alınıyordu. Bu alanda artık çok daha profesyonel insan var. Kız öğrencilerimiz gayet azimli ve çalışkan. Genelde bilinçli seçerek geliyorlar. Ama yaptığımız iş cidden çok zor. Kokuyla baş etmek neredeyse imkânsız. Çünkü kokuyu önleyebilecek hiçbir yok. Özellikle otopsi salonuna girip çıkarsanız koku dayanılmaz oluyor. Birçok kişi kokuyu aldığında kusuyor.” Kaza ya da terör olaylarında günde 18-19 vakayla ilgilenmek zorunda kaldıklarını anlatan Tokdemir, işlerinin bulaşıcı hastalıklar açısından büyük bir risk taşıdığını dile getiriyor.n.celen@zaman.com.tr

Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue