Tuz dendiğinde akla sadece yemek gelse de kullanım alanları şaşırtıcı derecede çeşitli. Şimdilerin popüler dekoratif eşyası tuz lambaları, tuz taşları ve sayıları günden güne artan tuz odaları, farklı kullanım alanlarından sadece birkaçı.
Art arda açılan tuz marketi tarzı firmalara bakılırsa bu mineralli gıdayı farklı şekillerde kullanmayı pek sevdik. Fazla tüketimi ciddi sağlık sorunlarına yol açan tuzun lambası, odası, taşı ne işe yarıyor peki? İddia edildiği gibi onlarca faydayı tek başına sağlayabiliyor mu? Yoksa tuz ürünlerine olan talep başarılı bir tanıtım çalışmasının sonucu mu? İşin aslını 16 yıldır mineraller ve doğal taşlar üzerinde araştırma yapan Baki Cihangiroğlu ile konuştuk. Cihangiroğlu, tuzun faydalarını anlatmadan önce meraklılarını uyarıyor: “Ticarî; kaygılarla açılmış birçok tuz odasının dekorasyondan başka bir özelliği yok. Tuzdan kullanılan kimyasal maddeye kadar birçok konu irdelenmeye değer. Tuz lambaları ve diğer ürünleri de aynı şekilde düşünebiliriz.”
Aslında tuz odaları ve tuz tedavi yöntemi Avrupa'da çok yaygın. Bazı ülkelerde sigorta kapsamına bile giriyor, doktor tavsiyeli tuz terapi masraflarını devlet karşılıyor. Türkiye'de ise yeni yeni keşfedilen bir alan. Değeri anlaşıldıkça girişimlerin de hızlandığını anlatan Cihangiroğlu, “Sağlık yolunda para harcarken görüntüden ibaret hizmetlere aldanılmamalı.” notunu düşüyor.
Solunum yollarını düzenliyor
Tuz odaları yeni keşfedilmiş bir tedavi yöntemi değil. Yüzyıllar önce de insanlar şifa bulmak amacıyla tuz mağaralarından istifade ediyordu. Günümüzdeki tuz odalarına bu mağaraların şehir imkânlarıyla bezenmiş hali denilebilir. Astım ve KOAH hastaları için yeni ve iddialı bir alternatif olan bu odalar, sağlıklı insanların da yaşam kalitesini artırıyor. Odanın özelliği havadaki negatif iyon oranı ile nem solunan havayı daha kaliteli hale getirmesi. Bu şekilde de solunum yollarında temizlik ve onarım sağlanması... Solunum yollarının onarımı ise dolaşım sistemini düzene sokuyor. Hayati faaliyetlerin en önemli iki ünitesinin solunum ve dolaşım olduğunu hatırlatan Baki Cihangiroğlu, “Bu iki ünitenin fabrika ayarlarına uygun çalışması bütün metabolizmanın ahenkli ve sistematik çalışmasını sağlar.” diyor. Bütün bu faydaları sağlaması için ise ortamda Himalaya tuzunun kullanılması şart.
Odasına gidemeyenler
için tuz lambası
Tuz mağarasına gidemeyenler tuz odalarını tercih edebilir. Peki, tuz odasına da gidemiyorsanız... Bu durumda devreye tuz lambaları giriyor. Dekoratif bir aksesuar gibi onlarca farklı formda üretilen tuz lambaları gece lambası gibi kullanıldığında ortama negatif iyon yayıyor. Alerjik rahatsızlıklar, astım gibi hastalıklara faydası olduğu bilinen lambalar aynı zamanda rahat bir uyku ortamı da hazırlıyor. Dört bir yanımızdaki teknolojik cihazların yaydığı pozitif iyonlar havadaki iyon dengesini bozuyor. Aşırı pozitif iyon ise bedenin zihinsel ve duygusal dengesini alt üst ediyor, strese ve kaygı bozukluğuna yol açıyor. Tuz lambalarının görevi de burada başlıyor. Bulunduğunuz ortamdaki iyon dengesini düzenleyerek sizi teknolojinin yan etkilerinden koruyor. Türkiye'de henüz yeterince tuz odası olmadığını hatırlatan Cihangiroğlu, lambalarından faydalanılabileceğini söylüyor. Ancak burada da dikkat çekilen husus dekoratif görünüme aldanmadan ürünün işlevi ve kalitesi hakkında bilgi edinmek.
Tuzunuzu yanınızda taşıyın
Daha rahat bir solunum ortamı sağlaması için bulunan yöntemler oda ve lambayla sınırlı değil. Porselenden yapılan ve kişinin yanında rahatça taşıyabileceği TUZOXY isimli cihazlar da içinde Himalaya tuzu bulunduruyor. Bunların gün içinde 10-20 dakika solunması akciğerleri rahatlatıyor. Ayrıca kristal tuzlardan yapılan çözeltiyle gargara yapılırsa ağız ve boğazdaki enfeksiyona karşı korunmuş olunuyor. Tuzun kullanım alanları arasında banyo suyuna katılması da bilinen eski yöntemlerden. Bu şekilde cilt birçok parazitten kurtuluyor.
Doğal tuz tüketilmeli
Sağlık konusunda doğru bilinen yüzlerce yanlıştan biri de tuz tüketimiyle ilgili. Sentetik veya işlemden geçirilen tuzların zararlarına o kadar çok dikkat çekildi ki sofralardan tuzu neredeyse tamamen kaldırdık. Oysa doğal tuzların içinde çok sayıda mineral var ve bunlar metabolizmanın sağlıklı çalışması için hayati önem taşıyor. Bütün besinler gibi kararında tüketilmesi gereken tuzun vücuttaki eksikliği ise güçsüzlük, halsizlik, düşük tansiyon, baş ağrısı ve kas kramplarına kadar bir dizi rahatsızlığa neden oluyor.