Rock grubu Kargo, ünlü kadın yorumculardan Dilek Türkan ile özel bir projeye imza attı. İlk Türk tangosu ‘Mazi Kalbimde Bir Yaradır'ı yeniden yorumladı. Böylece yeni bir müzik türü de ortaya çıkmış oldu.
Kargo ile Dilek Türkan'ın bir araya gelme hikâyesi nedir?
Selim Öztürk: 2014 yazında değişik bir proje yapmak için düşünürken eşim, Dilek'ten bahsetti. Sonra Dilek ile tanıştım. İki tarafın da değişik projeler yapma peşinde olduğunu anlayınca denemelere başladık. Böyle gelişti olay. Bu dönemde ortaya çıkan ‘Mazi Kalbimde Bir Yaradır' hepimizi çok heyecanlandırdı.
Dilek Türkan: Önce arkadaş olduk, ardından müzikal arkadaşlığımız başladı. Birbirimizin müziğini biraz daha tanıma ve anlama sürecinin ardından kendimizi stüdyoda bulduk.
Birbirinizden farklı müzik dallarıyla ilgileniyorsunuz. Böyle birliktelikler risklidir aslında. Bunu hesaba kattınız mı?
S.Ö.: Evet riskli belki ama bizim kurulduğumuz günlerde en riskli olan şey, rock müzik grubu kurup para kazanmaktı. (Gülüyor)
Burak Karataş: Birlikte müzik yapmaya başlayana kadar böyle düşünceler aklınızdan geçiyor ama stüdyoda bir şeyler çalmaya başlayınca ve bundan keyif alınca sadece yapılan müziğe odaklanıyorsunuz, diğer işlerin manası kalmıyor. Biz yaptığımız bu çalışmalardan ve sonuç olarak ortaya çıkan şarkıdan keyif aldık. Bunu dinleyicilerle paylaşmak heyecan verici.
D.T.: İki meslek dalını birbirine çok benzetirim. Doktorluk ve müzisyenlik. Hayati riskler taşır. Bir müziği ya yaşatırsınız ya da öldürürsünüz. Biz bu birliktelikle riski göze aldık ve bence bu şarkıyı bugün de farklı bir tatla yaşattık.
Neden başka bir şarkı değil de ‘Mazi Kalbimde Bir Yaradır'ı coverladınız?
S.Ö.: Şarkı Dilek'in çok hakim olduğu ve format olarak da en uygun olanıydı. Birkaç tane daha denedik ama istediğimiz verimi alamadık.
B.K.: Tabii ki başka şarkılar da çalıştık. Bu tip çalışmalar çok fireli oluyor. Ritim ve akor yapısı bakımından, şarkının yorumu, havası, enerjisi bakımından çalışırken bakıyorsunuz, olmuyorsa geçmek gerekiyor. Mazi Kalbimde Bir Yaradır, bu açılardan istediğimiz gibi oldu. Ülkemizde yazılmış ilk tango şarkısı olması da ayrı bir keyif.
D.T.: Önce bildiğimiz yerden başladık. Riski azaltmak adına kolay adapte olacağımız bir şarkıydı. Şimdi yeni şeyler yapmak gerekiyor. Bu şarkı da bize bunu yapma heyecanını ve cesaretini verdi.
Seçtiğiniz şarkı çok özeldir ve dinleyicilerin büyük kısmı da bilir. Şarkının ruhunu bozmadan farklı bir tarza büründürürken nelere dikkat ettiniz?
S.Ö.: Yıldızların Altında gibi çok kısa bir sürede, provada demo olarak ortaya çıktı. Son haline prodüktör Murat Akad ile getirdik.
B.K.: Ritim ve akor yapısı bakımından şarkının ruhuna, bizim çalışma enerjimize uygun olmasına özen gösterdik tabii ki. Yaptığımız demoları Murat Akad'a dinlettik, o da çok beğendi ve prodüktörlüğünü üstlendi. Düzenleme üzerine biraz daha çalıştık ve hücum kayıt şeklinde kaydettik.
D.T.: En çok şarkıyı yabancılaştırmamaya dikkat ettik. Evet, bilinen bir tattı, bir de böyle bir tatla dinleyin derken kastettiğimiz, aynı manzaraya farklı pencereden bakmak gibiydi.
Tango-rock diye yeni bir tarzı da ortaya çıkarmış oldunuz... S.Ö.: Tango bir şarkının rock formatta yapılmasından dolayı böyle isimlendirdik. Bu şarkı özelinde bir betimleme.
B.K.: Aklımızda tango-rock yapalım diye bir amaç yoktu ancak yapılan iş hoşumuza gidince bunu dinleyicilere ve sektöre en basit, net ve kısa, dolambaçsız yoldan nasıl anlatabiliriz diye düşündük.
D.T.: Bu çalışma kimse için bir dönüşüm değil. Bu söylediğim çok çok önemli bir şey. Biz ferdi olarak kendi müziklerimizi yapmaya devam edeceğiz. Kargo ayrı, ben ayrı solo albümlerimizi hazırlıyoruz bir yandan. Bu yaptığımız yeni rock müziği ya da yeni Türk müziği değil. Sadece Dilek Türkan ve Kargo dostluğu. Peşinden gitmek isteyen, buradan alıp ilerletmek isteyen gençler olursa bu bizi mutlu eder.
Off-road takılmak hoşumuza gidiyor
Kargo daha önce de Yıldızların Altında'yı yapmış ve çok beğenilmişti. Zaman zaman böyle şarkılar yapmak sanırım size iyi geliyor. Özellikle sanat müziği coverlamak düşüncesi bu müziği sevmenizden mi ileri geliyor?
S.Ö.: Dilek bu konuda çok birikimli ve değerli bir solist. Hal böyle olunca onunla bu alana gitmek daha kolay oldu bizim için. Kargo olarak off-road takılmak hoşumuza gidiyor herhalde (Gülüyor).
B.K.: Ben sanat müziğini seviyorum, çok koyu bir dinleyicisi değilim ancak çok kaliteli, keyifli, gerçekten naif, güzel eserler ortaya konmuş, bize ait bir müziğe kulak tıkamak bana uygun gelmiyor. Arkadaşlarla beraberken, çeşitli ortamlarda dinliyoruz. Buralarda aklımızda kalan bazı şarkıları kendi tarzımızda yeniden yorumlamak, yeni bir hayat öpücüğü vermeyi denemek hoşumuza gidiyor.
Yaptığınız coverların bu kadar sevilmesinin sırrı nedir?
S.Ö.: Sanıyorum pozitif ve minimal bir yaklaşımımız var. Dinamik yapıyoruz bu tip çalışmaları. Onunla ilgisi olabilir.
B.K: Severek, keyif alarak, kaliteyi son imkânımıza kadar düşünerek, şarkının ruhunu bozmadan kendimize özgü şekilde yorumluyoruz. Bu da dinleyiciye geçiyor sanırım.
Dilek Türkan çok güçlü bir ses. Bu ses Kargo'nun müziğine neler katacak?
S.Ö.: Müzik yaparken böyle bir şarkıcının olması her konuda sizi rahatlatıyor. Ayrıca az önce de söylediğim gibi müzik birikimi oldukça yüksek.
B.K.: Ben Dilek ile çalışma şansını yakaladığım için çok seviniyorum çünkü her zaman böyle kaliteli bir ses ve yorumcuyla çalışma imkânınız olmaz. Mazi Kalbimde Bir Yaradır gibi şarkıları yorumlarken bu tarzı bilen bir solist aracılığıyla insanlara ulaştırmak, şarkının ruhu açısından çok önemli katkılar sağlıyor. Kaliteli ses ve kaliteli müzik bir araya gelmiş oluyor.
Farklı bir deneyim oldu
Dilek Hanım, siz bu şarkıyı daha önce de defalarca yorumladınız. Son yorumunuzla ilgili ne düşünüyorsunuz?
D.T.: Bugüne kadarki her deneyim bana çok şey kattı ve en çok bana kattıklarıyla ilgileniyorum. Çok fazla tanımadığım bir müziğe dahil olmak önce heyecan veriyor sonra da kendi müziğimi kıyaslama imkânı... Şarkıyı yorumlamama gelirsek, tıpkı Dilek Türkan gibi, bir rock şarkıcısı gibi değil. Çünkü bu birlikteliğin en büyük esprisi burada. Herkesin kendi oluşu ve bundan çıkan tat.
Dinleyicilerden gelen tepkiler nasıl? Bu birliktelik yeni çalışmalara gebe mi, yoksa tek şarkılık mı olacak?
S.Ö.: Sanırım herkes için farklı bir deneyim oldu. Dinleyiciler için de... Neden olmasın? Biz Dilek ile, Dilek de bizimle çalışmaktan mutlu olduğu sürece devam edebilir.
B.K: Yaklaşık bir hafta bile olmadı ancak gelen tepkiler çok olumlu. Neredeyse bir yıl süren hazırlık döneminin karşılığını almak, dinleyicilerin beğenisini görmek emeğinize değdiğini gösteriyor, size umut ve devam etme gücü veriyor.
D.T.: Şimdiye kadar genel olarak güzel tepkiler aldım. Burada önemli olan benim kendi müziğime devam ettiğimin vurgusu. Beni sevenler tarafından haklı olarak bu endişe hakim. Bu da beni mutlu ediyor açıkçası. Beklentiler beni her zaman onore ediyor ve güç veriyor. Buradan da sesleniyorum. Onları hiçbir zaman yola çıktığım müzikten mahrum bırakmayacağım. Beni ben yapan farklı tatlar deneyimleme adına da değişik projelerde yer almaya devam edeceğim.