Eserlerinin tamamını buraya yazmaya kalkışsak satırlar yetmez. Nice filme notalarıyla yaptığı tatlı dokunuşlarla gönlümüzde epey yer eden biri James Horner. Geçtiğimiz günlerde geçirdiği bir kaza sonucu aramızdan ayrıldı. Oysa daha besteleriyle şenlendireceği ne çok film vardı…
Pek çok müzik dehası gibi o da küçük yaşlarda başladı müzikle hemhal olmaya. Evet, James Horner'dan bahsediyoruz. Daha beş yaşındayken piyano çalıyordu. Yetmedi, büyüdüğünde hayatını notaların şekillendirmesini istiyordu. Londra'daki Royal College of Music'te eğitim gördü. İşin teorisi ve akademik tarafından da eksik kalmadı. Yine bu alanda yüksek lisans ve doktorasını tamamladı. Buraya yazsak satırların yetmeyeceği kadar çok filme beste yaptı. Beste yaptığı her filme de başka başka anlamlar kattı. Oscar dâhil toplam 32 ödülü evine götürdü. Lakin ömrün de bir sonu var. James Horner, geçtiğimiz hafta tek kişilik uçağını kullanırken, Kaliforniya'da yaşadığı kaza sonucu 61 yaşında hayatını kaybetti. Ölümünün ardından kendisine, yine kendisinin bestelediği iyi işleri yollayalım. Mesela Titanik filmindeki ‘Hymn to the Sea' ya da Cesur Yürek'teki ‘Freedom' parçaları… Bunları dinleyip de hangimiz duygulanmadık, gözyaşı akıtmadık beyazperde karşısında. Yazacağı daha pek çok nota ve yapacağı pek çok beste varken aramızdan ayrılan James Roy Horner'ı yine kendisinin bestelerini dinleyerek anıyoruz, uğurluyoruz… Ola ki hatırlamayanlar olmuştur, işte onlar için Horner'ın en iyi besteleri…
Cesur Yürek, ‘Freedom' (1995)
Ah ah, William Wallace'ın işkence gördüğü esnada ‘özgürlük' nidalarını ve bu nidalara eşlik eden ‘Freedom' parçasını kim unutabilir. Elbette ki bu parçanın altında da James Horner'ın imzası var. Kariyerindeki en önemli iki işten biri Cesur Yürek filmi. Biz de bu filmde, Horner'ın kalbinin derinliklerinden süzerek damıttığı notalara kulak kabartırız.
Avatar, ‘Becoming One Of The People' (2009)
Titanik'ten uzun yıllar sonra Horner'ın James Cameron ile bir araya gelmesi, 2009 yılındaki gişe canavarı Avatar'a kısmet olacaktı. 3D filmleri furyasını başlatan film, dünya çapında inanılmaz bir hasılat rakamına sahip oldu. Tabii ki filmin arka planı, Horner'ın notalarıyla bezeliydi.
Truva, ‘Troy' (2004)
Her ne kadar Truva'nın müziklerini yapması biraz aceleye gelse de yine de Horner'ın iyi bir iş çıkardığını belirtmemiz gerek. Tarihsel motiflerle bezeli bir filmin parçalarını yapmak, o dönemleri iyi bir şekilde tahlil etmekten geçiyordu ki, Horner bu işi gayet iyi bir şekilde kotarmıştı.
Titanik, ‘My Heart Will Go On' (1997)
Titanik'i Titanik yapan şeylerin başında gelir Horner'ın meşhur ‘My Heart Will Go On' bestesi. Hem bu filmdeki besteleri hem de soundtrack parçasıyla iki ödül birden kazanmıştı. İzleyicilerin filmdeki halet-i ruhiyesini değiştiren en önemli etkenlerden biriydi müzikler ve filmin yönetmeni James Cameron, Horner'a ne kadar teşekkür etse az...
Apollo 13, ‘Dark Side of the Moon' (1995)
Uzaya ve uzaylılara duyulan ilginin had safhada olduğu dönemler ve o dönemin en meşhur filmlerinden biri Apollo 13. Arka planda ise çok iyi bir atmosferin meydana getirilmesini sağlayan Horner'ın besteleri. Daha ne olsun...
Akıl Oyunları, ‘A Kaleidoscope of Mathematics' (2001)
Russell Crowe'un başrolde harikalar oluşturduğu ‘Akıl Oyunları' iyi bir film olmanın ötesinde, izleyiciyi sonuna kadar içine alan bir atmosfere de sahipti. Söz konusu atmosferin izleyiciye aktarılmasındaki başarının arkasında şüphesiz filmin müziklerinin payı vardı. Bu sebeple Horner'ın bestelerinin payını küçümsemek hiç de adil olmaz.
Yaratık, ‘Futile Escape' (1986)
Yine bir James Cameron filmi ve yine James Horner. Pek çok yönetmenin uzun yıllar birlikte çalıştığı ve asla vazgeçemediği isimler vardır ya, Horner da Cameron için aynı şeyi ifade ediyor aslında. Bir korku filmini, yerinde müziklerle nasıl daha iyi bir korku filmi yapılabileceğinin göstergesiydi.
Bir Amerikan Masalı, ‘Somewhere Out There' (1986)
Horner'ın nadir de olsa animasyon dünyasına adım atmasının bir örneği ‘Bir Amerikan Masalı'. Müzikleriyle filme tatlı bir dokunuş sağlayan Horner, hem küçük hem de büyük izleyiciye hitap eden notalarla filmi başka bir diyara götürmüş adeta.