Türk Mukavemet Teşkilatı, Kıbrıs’ta yaşayan Türkleri korumak üzere kurulmuş gizli bir teşkilat. Cüneyt Öztürk, ‘Kod Adı: Bozkurt’ adlı romanda bu teşkilatın bilinmeyen tarihini anlatıyor.Kıbrıs’ta Rumlar tarafından kurulan EOKA adlı silahlı örgüte karşı, Türkleri korumak ve örgütün faaliyetlerine karşı koymak üzere 1958 yılında kuruldu Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT). Gayriresmi bir kuruluş olduğu için faaliyetleri gizlilik içerisinde yürütülüyordu. Türkiye’nin NATO’ya üye ülke olmasından sonra 27 Eylül 1952’de kurulan Seferberlik Tetkik Kurulu bünyesinde faaliyet yürüten TMT, Kıbrıs’ta Rum çetelerine karşı mücadele eden grupları bir araya getirdi. Gayri nizami harp yöntemiyle faaliyet yürüten TMT’nin başındaki komutana bayraktar deniyordu. Araştırmacı yazar Cüneyt Öztürk’ün kaleme aldığı “Kod Adı: Bozkurt” isimli kitapta 1962-1967 yılları arasında TMT’ye bayraktarlık yapan Tuğgeneral Kenan Çoygun’un, Kıbrıs’taki kahramanlıkları anlatılıyor. Kitap, okuru Kıbrıs’ta yaşanan olayların içeresine götürüyor. Çoygun Paşa’nın ismini 2005’teki vefatından sonra duyduğunu söyleyen Öztürk, hakkında anlatınlar üzerine araştırmaya başladığını ve rahmetli Ömer Lütfi Mete’nin tavsiyesi üzerine “Kod Adı: Bozkurt” isimli kitabın ortaya çıktığını söylüyor. Milli duyguların yoğun olarak işlendiği biyografik romanda, bir döneme ait gizli kalmış olayların perdesi aralanıyor.Kenan Çoygun’un, yarbay rütbesindeyken farklı bir isimle bu göreve başladığını anlatan Öztürk, “Seferberlik Tetkik Kurulu’nda teklif edilen gizli görevi kabul eden Kenan Çoygun, Kemal Çoşkun ismiyle Türk Büyükelçiliği idari ataşesi olarak görevlendirildi. Ada’daki gizli görevinde bayraktar unvanını kullandı. Ada’ya kurulan bu örgütü koordine eden kişilere bayraktar deniyordu. Fakat her bayraktarın farklı kod adları vardı. Çoygun da Bozkurt kod adını kullanmaya başladı. Denktaş ve ‘Ağrı’ kod adlı Dr. Fazıl Küçük, Ada’daki faaliyetlerinde bayraktara bağlıydı.” diyor.Seferberlik Tetkik Kurulu’nun Kore Savaşı’nın hemen ardından 1952’de kurulduğunu anlatan Öztürk, “Dönemin Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu, Kıbrıs konusunda aktif bir politika izlenmesi gerektiğini düşünüyordu. Kıbrıs’ta Türklerin temsilcisi konumundaki Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş, bir direniş için Türkiye’den yardım talebinde bulundu. Nisan 1958’de Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu’nun da etkisiyle Seferberlik Tetkik Kurulu’na ‘Kıbrıs’ta Türk varlığının korunması için silahlı gizli bir örgüt kurulması uygun görülmüştür.’ şeklinde talimat verdi. Bu talimat doğrultusunda TMT kuruldu.” diyor.TMT’nin gizli bir örgüt olarak kurulmasından dolayı hükümet ve askeri bürokratlar içerisinde çok az sayıda kişinin bilgisi olduğunu anlatan Cüneyt Öztürk, “Askerlerin gözünde Seferberlik Tetkik Kurulu ‘Menderesin Gestaposu’ sıfatını almıştır. Seferberlik Tetkik Kurulu’nun TMT projesinde görevli olan Binbaşı İsmail Tansu 27 Mayıs ihtilali olduğunda, ihtilalin kudretli albayı olarak bilinen Alparslan Türkeş’e gitmiş, Türkeş’in bile yapılan faaliyetlerden haberinin olmadığını görmüştür. Kısa bir dönem Türkeş’in desteğini alarak ayakta kalmayı başaran yapı, Türkeş ve arkadaşlarının yurtdışına gönderilmesinin ardından tamamen pasifize edilmiştir.” diyor.27 Mayıs’ta faaliyetler durduruldu27 Mayıs ihtilalini yapanların Seferberlik Tetkik Kurulu’na ve TMT’ye bakışlarını en iyi özetleyen durum, Kenan Çoygun’un TMT’nin başına geçmek üzere görevlendirildiği döneme kadar geçen iki yıl içerisinde yapılan bütün çalışmaların askıya alınması. 1960-1962 yılları arasında TMT’ye silah sevkiyatı durmuş, 1958-1960 yılları arasında büyük fedakârlıklarla Kıbrıs’a gönderilen silahların bakımı bile yapılmamış..TMT için Kıbrıs’ın kontrgerillası diyebilir miyiz sorusunu ise şu şekilde cevaplıyor Öztürk: “Seferberlik Tetkik Kurulu için NATO’nun isteğiyle Sovyet işgali halinde direnişi örgütlemek üzere kurulmuş bir yapıdır diyebiliriz. Ancak TMT için böyle yabancı kavramlardan medet ummanın gerekmediğini düşünüyorum. Öncelikle TMT’nin kurulduğu tarihte gerçekten yaşanan bir tehdit mevcuttur. Unutmamak gerekir ki, Türk halkında o günlerde inanılmaz bir duyarlılık vardır. İşte bu sebeple TMT’ye gönüllü katılarak canlarını ve mallarını feda etmeyi göze alan insanları, TMT’yi kuran siyasi iradeyi, 5 yıl çocuklarını görmemek pahasına, bütün hayatını ve mesleki kariyerini bırakarak Kıbrıs’a giden Kod Adı: Bozkurt’u başka kavramlarla değil, milletin refleksi, haklı direnişi olarak tanımlamak gerekir.”Kod Adı: Bozkurt kitabında Denktaş’ın Ada’ya gizlice gidişini Kenan Çoygun organize etmesi, Irak Türkmenlerinin kendisinden Irak’ta bir direniş örgütü kurmasıni stemesi gibi pek çok yeni bilgi de var.
↧