Quantcast
Channel: ZAMAN-PAZAR
Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Cennet oyunu

$
0
0
Ramazan bir hakem gibi çalar düdüğünü ve oyunu durdurur. Herkesin yerinde donup kaldığı an, haritada yerimizin gösterildiği. Irmak mı dere mi olduğumuzu fark ettiğimiz. Geleceği zamanı önceden bildirmesine rağmen hazırlıksız yakalanmışızdır yine. Ellerimiz, ayaklarımız ve gözlerimiz olmaları gereken yerde değildir. Yerinde olmayan her şey gibi aleyhimize çalışmaktadır bedenimiz. Bakmaya korksak da bin boyutlu aynasına, parmaklarımızla saçlarımızı taramaya, elbiselerimizi çekiştirmeye, düğmelerimizi iliklemeye başlarız. Değil arkadaşlık etmek, onu uzaktan görmek bile heyecan verir. Yolda karşılaşmış gibi davranır, yolumuza çıkmış gibi değil. Görüşmeyeli neler yaptığımızı sormaz, kimlerle görüştüğümüzü. Bizi yakından tanıdığını gösterecek şekilde selam verir ve biz selamını alırken başımızı öne eğeriz. Tedirginliğimizi fark etmemiş gibi yaptıkça, her şey yolundaymış gibi davrandıkça bir şeylerden tedirgin olmamız gerektiğinden, bir şeylerin yolunda gitmediğinden kuşkulanırız. Zarafetiyle taşları yerine oturtmaya çalışır. Her şeye yeniden başlamanın mümkün olacağını hissettirir her seferinde, ama yalnızca hissettirir. Her şeye yeniden başla demez. Emirden hoşlanmayan kalbimizi öperek yumuşatır. Emirler yağdırdığını söyleyenler, yağmurlar yağdırdığını görüp mahcup olur. Aç bıraktığını düşünenler, sofralarının sultan sofralarına döndüğünü görürler yüzleri kızararak. Yine de yüzümüze vurmaz çiğliğimizi. Ne asil bir zengindir o. Açamadığı kilit yoktur, yabancı olduğunu sanıp kapıyı açmakta tereddüt edenlerin evlerine bile kılık değiştirerek sıcak bir pide şeklinde girer. Aslında ev sahipleri de tebdili kıyafet içinde tanımışlardır onu. Tanımazlığa gelerek bir pideyle de olsa o büyük şölenden paylarını almak isterler. Bir çocuk şeklinde karşımıza çıktığı da olur; gözleri pırıl pırıl yanan bir çocuk… İnsan olmanın çocuk olmaktan geçtiğini bilir çünkü. Bir çocuk olur ve çocuklaştırır bizi. Oyun arkadaşımızdır eve çağıran pencerelerden. Gelmesek de küsmeyen bir oyun arkadaşı. Oyunun kurallarını tarif eder gülümseyerek; bir kere gün doğmadan yataktan kalkılacaktır; uykunun en tatlı dilimi biletidir oyunun. Bileti olmayan çocukların lunaparkta dönme dolapların önündeki hüznünü hatırlatır. Bir gün geçerlidir yalnız bu bilet. Her gece yeniden edinilmesi gerekir. Oyunun ikinci kuralı aç ve susuz kalıyormuş gibi yapmaktır, yeme ve içmeye ara vererek gün batana kadar. Açlık ve susuzluk olduğunu kim söylemiş, iki zengin öğün arasında bir dinlenme vaktidir oyun aslında. Bir çalışma vakti belki de dinlenerek hazırlanılan. Maçtan önceki antreman. Namazdan önceki abdest. Bir anahtar yalnız, kilitte dönmeyen anahtardan kime fayda var. Oyunun diğer kurallarına gelince. Bir defa sürekli tebessüm etmek gerekiyor. Gün boyu surat asanlar yüzünden oyun sıkıcı sanılabilir. Kim daha güzel tebessüm ederse o kazanıyor. Bir başka kuralsa şöyle: “Kızma!” Oyun boyunca karşına pek çok kızılacak şey çıkıyor ve sen kızmıyorsun. Sen kızmadıkça kızılacak şeylerin sayısı azalıyor. Bir de susmanın yüksek bir konuşma biçimi olduğunu anlıyorsun. Kurallardan biri de: “Ara!” Adres defterlerini, telefon rehberlerini oyun boyunca karıştırabilirsin. Şu cümleyi zihninde bile kurmayacaksın: “Hep ben arıyorum, o arasın beni!” Ararken ses tonu önemli. Yasak savar gibi arayanlara puan verilmiyor. Nitelikli görüşmeler yapmak şartıyla sayının da değeri var: Kim daha çok yakınını ararsa o kazanıyor. Bu kurallar arasında biri var ki çoğaltıyor her şeyi: “Paylaş!” Tabii bunun için önce paylaşılabilecek şeyler listesi yapmak gerekiyor. Liste uzadıkça ne çok ağırlığın olduğunu fark ediyorsun azaltılacak. Rejim yapman gerekmiyor; tüy gibi hafiflemeye ne dersin! En önemli kural: “Sev!” Oyunda kalbini diri tutman gerekiyor. Canlı ve cansız ne varsa evrende sevmen. Sevgiyi gösteren alâmetler var. Bu yüzden sever gibi yapanlara sarı kart gösteriyor Ramazan. “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.” diyen bir Peygamber’in müjdesi çünkü. Otuz gün sürüyor bu cennet oyunu. Dereceye giremeseler de bütün katılımcılara “Bayram” madalyası takılıyor. Dereceye girenlerin ödül töreniyse bir başka zamana erteleniyor. Allah’ın arşından başka hiçbir şeyin gölgesi olmadığı zamana.

Viewing all articles
Browse latest Browse all 3284

Trending Articles


Mide ağrısı için


Alessandra Torre - Karanlık Yalanlar


Şekilli süslü hazır floodlar


Flatcast Güneş ve Ay Flood Şekilleri


Gone Are the Days (2018) (ENG) (1080p)


Istediginiz bir saatte uyanabilirsiniz


yc82


!!!!!!!!!! Amın !!!!!!!!!


Celp At Nalı (Sahih Tılsım)


SCCM 2012 Client Installation issue