Besteci ve aranjör İskender Paydaş, dillerden düşmeyen şarkılarına kendi tabiriyle yeni hikâyeler yazdı. Bunların yanına yeni şarkılar da ekleyerek Zamansız Şarkılar isimli bir albümle kapımızı çaldı. Günümüzde çok az farklı ve güçlü şarkı üretildiğini söyleyen Paydaş, müziğinde insanın iç çatışmalarını yansıtmaya çalıştığını anlatıyor.
Besteci ve aranjör İskender Paydaş, dillerden düşmeyen şarkılarına kendi tabiriyle yeni hikâyeler yazdı. Bunların yanına yeni şarkılar da ekleyerek Zamansız Şarkılar isimli bir albümle kapımızı çaldı. Günümüzde çok az farklı ve güçlü şarkı üretildiğini söyleyen Paydaş, müziğinde insanın iç çatışmalarını yansıtmaya çalıştığını anlatıyor.
İtalyanlar 85'lik unutkan soyguncunun, haber ajansları 'hasta adam' Mandela'nın peşinde... Fakirlik sınırından şikâyet eden Çinliler tarihin en pahalı futbol transferine ne diyor? Bizimköy'ün başına uzay aracı mı düşecek?
Birkaç haftadır doktorlar kolesterolü tartışıyor. İyi güzel de sağlık gibi önemli bir konuda bu kadar doktorun ihtilafa düşmesi kafaları karıştırdı. Kimse, kime inanacağını bilemiyor. Türkiye Kardiyoloji Derneği Genel Sekreteri Mehmet Aksoy ise, "Herkes kendi hekimine inansın. İlacı bırakmasın. Ben de kolesterol ilacı kullanıyorum." diyor.
Yavuz Bülent Bakiler, Türkiye'nin en iyi hatiplerinden. Dillere pelesenk olmuş şiirleri, rekor baskıya ulaşmış kitapları var. Bakiler, edebî kimliği kadar yakın tarihe ettiği tanıklığıyla da önemli bir şahsiyet. 60 ihtilali döneminde Ankara Hukuk'ta Turancı bir öğrencidir. 80 ihtilalinde ise bürokrat... Sadece ideolojik baskılarla değil, rüşvet çarklarıyla da mücadele eder. "50 yıldır tabuları yıkmakla uğraşıyorum." diyen Bakiler, bu çabasının meyveleri olan yazılarını bir kitapta topladı.
Kanal 24'te her cumartesi "Otomobil Sevdası" isimli program yayınlanıyor. Beş yıl önce başlayan programı, Türkiye bayanlar ralli şampiyonu Burcu Çetinkaya sunuyordu. Şimdi yola Yeni Şafak Gazetesi'nde hem muhabirlik hem de otomotiv editörlüğü yapan Merve Sena Kılıç'la devam ediyorlar. İşte, iki kadının gözünden otomobil dünyası...
Her politikacı biraz şovmendir kabul. Ama şov yapmanın da bir inceliği olmalı. BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan'ın kürsüde kırıp Ak parti sıralarına fırlattığı bardak, onu haftanın en çok konuşulan adamı yaptı. Öfkeli mizacını sergileme konusunda daha önceleri de cömert davrandığı için kimse şaşırmadığı gibi fotoşoplanmış kiremit kıran karate kid görüntüleri pek eğlenceli bulundu. Kaplan'ın "kızana değil kızdırana bak" savunmasının arkasındaki dinamikleri öğrenmek istedim. Dışarıda kaplan, evde kedi olmanın ötesinde, dramdan komediye her rolün üstesinden gelen bir tiyatrocu ile karşılaştım...
İş arkadaşlarıyla oyun turnuvaları düzenleyip geceyi sabahlayarak geçiren adamlar; alışverişti, magazindi derken kendini unutarak saatlerce internette gezinen anneler, okula gider gibi evden çıkıp soluğu internet kafelerde alan gençler ve çocuklar...
Van depreminin hemen sonrasında hayata geçirilen 'Evim Evindir Van' projesiyle binlerce depremzede Türkiye'nin farklı şehirlerine yerleştirildi. Şu an İstanbul'da 520 aile ikamet ediyor. Vanlı aileler, batıdan uzanan bu ele başlangıçta önyargılıydı. Ancak gördükleri samimi muamele onların gönlünü fethetti. Aileleri "Bizi kabul eder mi, hor görülür müyüz diye endişeleniyorduk. Buraya geldikten sonra tüm kaygılarımızın yersiz olduğunu gördük." diyor.
"Şartların zor olması İstanbul'a aşık olmama engel değildi." diyor Cornelia Reinaue. İstanbul'a ilk defa 1981'de belediye başkanı olduğu Kreuzberg'de kuracakları Türk Kütüphanesi'ne kitap temin etmek için gelmiş. Geliş o geliş... İstanbul'da vazgeçememiş ve emekli olduğunda da buraya yerleşmiş. Almanya'da yaşadığı şehrin havasını yansıttığı için Beyoğlu'nu seçmiş yerleşmek için.
Anadolu'da faaliyet gösteren işadamları dernekleri, düzenledikleri konferanslar sayesinde ekonomideki gelişmeleri uzmanlarından öğreniyor. Dernek üyeleri, edindikleri bilgiler ışığında yatırımlarına yön veriyor. Konferanslar, ekonomi yazarları için ise bir bakıma 'ek iş' özelliği taşıyor. Her ay çok sayıda il gezip binlerce TL para kazanan yazarlar bile var.
"Sözcükler imkân dairesinden çıkıp yüzünü göstermek için bizi bekler." diyor Birhan Keskin. Kim bilir, nicesi yüzünü göstermedi daha. Metis Ajanda onların izinde, yani olmayan kelimeler peşinde... İkisi 'Aylak Adam'ın C'sinden hediye: Kuyara ve Adako.
Amerikan sinemasının hızlı yükselişinde pazar hedefinin agresif bir planlamayla tüm dünya olarak belirlenmesinin payı büyüktür.
Yılmaz Güney Film Festivali'nin tohumu Batman toprağına yeni düştü. Geçtiğimiz hafta ikincisi düzenlendi ama tohumun daha 'verimli bir toprağa' ihtiyacı olduğu net bir şekilde görüldü.
UNESCO, doğumunun 400. yılı münasebetiyle 2011'i 'Evliya Çelebi Yılı' ilan etmişti. Çelebi'yi önyargılardan kurtularak düşünmemizi sağlayan bir dizi etkinliğin sonuncusu Kahire'de yapıldı. Seyyah-ı âlemin ahir ömrünü geçirdiği ve muhtemelen son nefesini verdiği bu kadim şehirde...
Kim demiş II. Mahmut Yeniçeri Ocağı'nı kaldırdı diye! Amerika'dan Rusya'ya Macaristan'dan Ukrayna'ya kadar çok sayıda ülkede yeniçeriler hâlâ yaşıyor. Nasıl mı? Hobi olarak yeniçeri kıyafetleri ile savaş aletleri biriktiren yabancılar, film ve belgesellerde rol alıyor, festivallerde koleksiyonlarını sergiliyorlar.
TRT'de yayınlanan 'Mor Menekşeler' dizisi seyirciye bambaşka bir Ankara portresi sunuyor. Bu şehir bildiğimiz Başkent'ten çok farklı. Arnavut kaldırımlı yollar, ayrı renkte evlerin bulunduğu sokaklar... Acaba dizideki Ankara gerçek mi? Bu soruyu Mor Menekşeler'in senaristi Levent Cantek'e sorduk.
Kısa bir süre önce Vezneciler'de hizmete açılan Marmara Akademi, özellikle İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin uğrak yeri haline geldi. Bugüne kadar çok sayıda konferans düzenleyen akademinin son konuğu şair ve yazar Ali Ural'dı.
Yeni yıl yaklaşırken kimilerini tatlı bir telaş sarmış durumda. Eşe dosta alınan hediyeler ve tabii bu yıl da ptt (pijama, terlik, televizyon) üçlüsünü anımsatan espriler eksik olmayacak o evlerde.
Godiva Çikolata'nın baş şefi Thierry Murret'in en büyük zevki defile izlemek. Dünyadaki moda trendlerini yakından takip ediyor. Bunu yaparken tek bir amacı var: Önce göze sonra damağa hitap eden el yapımı çikolatalar tasarlamak. Günde 15 çikolata yiyen Murret, "Gelecekte anneannelerimizin tarifleri popüler olacak." diyor.
